Karamanoğlu Beyliği Hükümdarı Mehmet Bey yayınladığı fermanında: "Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk dilinden başka dil kullanmaya." diyerek Türk tarihine dil kavramını yerleştiriyor.Yerleştirilip geliştirilen dilimiz yıllar içinde batı kültürünün etkisi altında kalıp eski ehemmiyetini kaybetmeye başlamıştır. Modern sömürgeciliğin en güçlü aracı dildir ve dil giderse bir medeniyet yok olur.

Dilimizin korunması ve ehemmiyetinin daha iyi anlaşılması adına dilimize giren yabancı kelimelerden olabildiğinde uzak durup zengin dil yapısına sahip olan Türkçemize gereken ehemmiyeti göstermemiz şarttır.Lisam kendi başıma öyle bir bir güç ki insan, aile, toplum, millet, kültür ve medeniyet dil ile tamamlanıyor ancak. Çinli mütefekkir Konfüçyus'a sorarlar, bir memleketi idare etmeye çağrılsaydın, yapacağınız ilk iş ne olur? Büyük filozof, “İşe dil ile başlar, önce dili düzeltirdim.” demiş. Dilimizi düzeltmenin yolu da lisanımıza yerleşmiş yabancı kelimelerin bizi etkisi altında bırakmasına müsade etmemekle başlar.

Dilimizin varlığını ve canlılığını kaybetmeye başladığımız zaman kendimizi kaybetmiş oluruz. Türkçe yapısıyla beraber çok zengin bir dildir. Dünya var olduğundan bu yana en eski dillerinden biridir. Köklü devlet yapımızın bu zamana denk gelmesinde dilimizin çok büyük katkısı vardır. Dilini kaybeden bir milletin hayatta kalması mümkün değildir Silahla, şiddetle kanla yok edilmeyen bir devlet kültürüyle diliyle yok edilebiliyor.Goethe, ‘Bir millete, o milletin diliyle oynamaktan daha büyük suikast olamaz’ diyor. Suikaste maruz kalmamak adına güzel Türkçemizi kıymetlendirip yüceltelim. Nice yerli yabancı üstatlar evvelden hayranlık duymuşlardır dilimize.

Johan Vandewalle, “Türkçenin en hayran olduğum yanı yapısı. Matematik dil yapısı beni büyülüyor. Satranç gibi, kuralları az ve istisnasız, ama imkânları sınırsız. Oktay Sinanoğlu; “Önümüzde iki yol var: Ya uyanıp dilimizi koruyacağız, ya da iki nesil sonra Türkiye diye bir ülke, Türkçe diye bir dil kalmayacağını kabul edeceğiz! Seçim sizin! Ziya Gökalp; “Başka dile uymaz annenin sesi. Her sözün ararsan vardır Türkçesi” Mevlana; “Dili ve sözü bir olmayan kimsenin, yüz dili bile olsa o yine dilsiz sayılır.” Namık Kemal; “Dil öyle taş kovuğunda yetişen incir ağaçları gibi; kendi kendine büyümez.”Şemseddin Sami; “Bir lisan ne kadar kolay olursa, onunla konuşanlar için o kadar büyük bir nimettir, çünkü o kadar kolay öğrenilip çeşitli ilimler ve fenlerle, diğer dillerin tahsiline vakit kalmış olur.”

Türkçe ne büyük hazinedir oysa dile kıymet bilenler için.  

‘Türkçenin güzelliklerinin ulaşmasına vesile olan bütün söz ustalarını, gönül erlerini, kalem ve kelam erbabını minnetle yad ediyorum.’